Göreve iade edilend...
 

Göreve iade edilenden yüksek dilimden gelir vergisi kesintisi hukuka aykırıdır

1 Yazılar
1 Üyeler
0 Likes
420 Görüntüleme
hukuksalyardim
(@hukuksalyardim)
Illustrious Member Admin
Katılım: 4 yıl önce
Gönderiler: 2279
Konu başlatıcı  

.
GAZİANTEP
1. VERGİ MAHKEMESİ

ESAS NO: 2021/160
KARAR NO: 2021/951

DAVANIN ÖZETİ: Davacı tarafından, Gaziantep Şehitkamil Devlet Hastanesi'nde sağlık teknikeri olarak görev yapmakta iken 675 sayılı KHK kapsamında ihraç edilip, 2019/48525 sayılı Olağanüstü Hal Komisyonunun kararı uyarınca göreve iade edildiği, görevde olmadığı sürelere ilişkin olarak şahsına yapılan toplu ödemenin 2020 yılı geliri gibi kabul edilip bu yıla ait vergi oranının uygulanması suretiyle kesilen gelir vergisinin; haksız ve hukuka aykırı olduğu, geçmişe yönelik ödemelerde toplu ödemenin yapıldığı tarihte geçerli olan vergi oranının değil, ilgili olduğu yıl için geçerli olan oranın uygulanması gerektiği, yapılan işlemlerin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği ileri sürülerek iptali ve fazladan kesilen 3.700,00-TL tutarındaki verginin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacıya yapılan toplu maaş tahakkuk ve ödemesinin 2020 yılında yapılmış olması nedeniyle bu ödemenin 2020 yılı ücreti olarak kabul edilerek Gelir Vergisi Kanununun 103. Maddesinde 2020 yılı için belirlenen gelir dilimleri üzerinden gelir vergisi tevkifatına tabi tutulduğu, bu sebeple davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Gaziantep 1. Vergi Mahkemesi Hakimliğince, dava dosyası incelenerek işin gereği düşünüldü:

Dava, Gaziantep Şehitkamil Devlet Hastanesi'nde sağlık teknikeri olarak görev yapmakta iken 675 sayılı KHK kapsamında ihraç edilip, 2019/48525 sayılı Olağanüstü Hal Komisyonunun kararı uyarınca göreve iade edilen davacı tarafından, görevde olmadığı sürelere ilişkin olarak şahsına yapılan toplu ödemenin 2020 yılı geliri gibi kabul edilip bu yıla ait vergi oranının uygulanması suretiyle kesilen gelir vergisinin iptali ve fazladan kesilen verginin yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinde; gerçek kişilerin gelirlerinin gelir vergisine tâbi olduğu, gelirin bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarı olduğu, 94. maddesinin 1. fıkrasında; Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zırai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları ve 1. fıkrasının 1. bendinde, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden 103. ve 104. maddelere göre tevkifat yapılacağı, 103 ve 104. maddelerinde ise gelir vergisine tabi kazançların vergi nispetleri ile verginin hesaplanması düzenlenmiştir.

7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 10. maddesinde; "Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü hâlinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, yükseköğretim kurumlarında kamu görevinden çıkarılan öğretim elemanları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır. (...) İlgililerin kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin kanun hükmünde kararname hükümleri, bu fıkrada belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmış sayılır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir." hükümleri yer almıştır.

Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; gelir vergisinin, kazancın ait olduğu yıl içinde vergilendirilmesi gerektiği; olağanüstü hal kanun hükmünde kararnameleri ile kamu görevinden ihraç edilenlerin 7075 sayılı Kanun kapsamında göreve iade olmaları durumunda ise hiç ihraç edilmemiş gibi mali haklarının iade edilmesi gerektiği sonucu çıkmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden; Gaziantep Şehitkamil Devlet Hastanesi'nde sağlık teknikeri olarak görev yapmakta iken 675 sayılı KHK kapsamında ihraç edilip, 2019/48525 sayılı Olağanüstü Hal Komisyonunun kararı uyarınca göreve iade edilen davacı tarafından, görev yapmadığı sürelere ilişkin mali ve sosyal hakları ödenirken ödeme yapılan yıl olan 2020 yılına ilişkin gelir dilimleri dikkate alınarak vergi kesintisi yapıldığı, ancak yapılacak kesintinin ödemenin ait olduğu (2016, 2017, 2018,2019) yıllarına göre yapılması gerektiği iddiasıyla fazladan yapılan gelir vergisi kesintisinin iptali ve yasal faiziyle birlikte iadesi talebiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Olayda, yukarıda hükümlerine yer verilen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu uyarınca yıllık gelir esasının benimsenmiş olması, 7075 sayılı Kanun gereğince de, kamu görevine iade edilenlerin kamu görevinden çıkarıldıkları tarihten göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödeneceğinin belirtilmiş olması hususları birlikte dikkate alındığında, davacının kendi iradesi dışında görevinden ihraç edildiği, olağanüstü hal komisyonu kararı ile göreve iade edilmesi üzerine yapılan toplu ödeme ile mali haklarının kendisine ödendiği, sözü edilen toplu ödemenin ise davacının görevde bulunmadığı ve mali haklardan yoksun kaldığı 2016, 2017, 2018, 2019 yıllarına ilişkin olduğu, bu haliyle, davacıya geçmişe dönük alacakları nedeniyle 2020 yılında ödeme yapılmasından hareket edilmek suretiyle bahse konu ödemenin yalnızca 2020 yılına ait olduğu sonucuna varılamayacağı, vergilendirme esnasında ödemenin ait olduğu yılın esas alınması gerektiği, dolayısıyla davacının 2016, 2017, 2018, 2019 yıllarına ilişkin mali haklarının her bir vergilendirme dönemi için ayrı ayrı tevkifata tabi tutulması gerekirken, ödemenin yapıldığı 2020 yılına ilişkin gelir dilimi üzerinden vergi kesintisi yapılmasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Davacının yasal faiz istemine gelince;

Bilindiği üzere faiz, paranın sahibinden başkası tarafından kullanılmasının sahibine vermiş olduğu zararın karşılığı, başka bir ifadeyle tazmini olarak tanımlanmaktadır. Hukuken öngörülmeyen bir verginin tahsili sonrası doğan zararın tazmini hususunun da bir hukuk devletinde, Anayasanın 125. maddesinin “İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür” hükmünde tanımını bulan “İdarenin Sorumluluğu” ilkesi çerçevesinde değerlendirilmesi bir zorunluluktur. Bu itibarla, yukarıda açıklandığı üzere tahsili hukuka aykırı bulunan ve ödeme tarihinden işbu karara göre iadesi tarihine kadar geçen süre içinde kullanımından mahrum kalınan tutarın hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davacıya iadesi gerekmektedir.

Bu durumda, Mahkememizin 18.11.2021 tarihli ara kararı ile davacıdan 7.375,10-TL tutarında fazladan gelir vergisi kesintisi yapıldığı tespit edilmiş ise de, davacı tarafından, 3.700,00-TL tutarındaki kesintinin iadesine karar verilmesi istenildiğinden taleple bağlılık ilkesi uyarınca bahse konu 3.700,00-TL tutarındaki gelir vergisi kesintisinin, tahsil tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davacıya iadesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemin iptaline, fazladan tahsil edilen 3.700,00-TL tutarındaki gelir vergisinin tahsil tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davacıya iadesine, aşağıda dökümü yapılan 242,70-TL yargılama gideri ile karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 2.840,00-TL vekalet ücretinin davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, davacıdan yersiz tahsil edilen 54,40-TL karar harcının istemi halinde davacıya iadesine, artan posta ücretinin davacıya iadesine, 2577 sayılı Kanun'un 45/1. Maddesi uyarınca kesin ve istinaf yolu kapalı olmak üzere, 09/12/2021 tarihinde karar verildi.

YARGILAMA GİDERLERİ :
Başvurma Harcı : 54,40 TL
Vekalet Harcı : 7,80 TL
Posta Gideri : 174,50 TL
D.Gömleği : 6,00 TL
TOPLAM : 242,70 TL


   
Alıntı
Konu Etiketleri

Cevap yaz

Yazar Adı

Yazar E-postası

Başlık *

 
Ön İzleme 0 Düzeltmeler Kayıtlı
Paylaş: